21 Mart 2010 Pazar

Bir anlık mutluluk.

Evet geçici olcak bu durum biliyorum. Ama yinede yüzümde kocaman bir gülümsemeye sebep oldu. Olsun o da yeter.
Dün hiç msn'e girmedim. (akşam 8'den sabaha 10'a kadar uyumuşum )
Bugün de geç girdim. Çevrimdışı ileti bırakmış : " Nerdesin napıyorsun bilmiyorum. Ama sana ihtiyacım var."
Girer girmez yazdım noldu diye. Bi neden olmadığı halde konuştuk biraz. Sonra herşeyin sahte geldiğini ama ihtiyaç duyduğu gerçekliğin bende olduğunu hissetiğini söyledi. Sadece hmm diyebildim. Açıklama yaptı sonra : " Tek inandığım sen kaldığın içindir belki bilmiyorum." dedi. Ben de her zamanki gibi hep yanında olacağımı ama tek olmadığımı söyledim. O da teksin dedi. Görmedim ilk başta bunu. Demin tekrar okudum. 2. gülümsemeye sebep oldu.
İlki ise teksin dedikten sonra gelen konuşmaydı. Ben gayet normal geçiceğinden ara ara herkese böyle olduğundan bahsederken o ;
" Uykulu Su hep böyleydi. Hep de böyle olcak. Nolursa olsun gerçekliğin hiç değişmiyor. Anladın mı ? Her durumda gerçekliğini yitirmiyosun. " dedi.
Bende özel bi çabam yok dedim.

Böyle bişi işte.
Biliyorum biz birbirimize aitiz.
Ve asla birbirimiz olmadan yapamıcaz.

17 Mart 2010 Çarşamba

Bu cuma son.
Okul bomboş.
Yok artık o.
Hiç de olmıcak çoğuna göre.

Özlicem seni..
Hemde çok.
Konuşmasak bile yüzünü görmek yeterdi çoğu zaman..
Ne yapsan bi gölge gibi izlerdim seni . Farketmezdin ki hiç.
Bazen de sadece gözlerimizle anlaşırdık kimseler farketmeden. Kendi dilimizi konuşurduk birlikte. Öyle de güzel olurdu ki o anlar..
Peki ya bundan sonra ?
(...)

Hoşçakal Rüzgar..